Ana içeriğe atla

Bizim Yol

|

Şeyh Ebu’l-Hasan-i Harakanî (kaddesellâhü sırrahu’l âlî )nin “Şecere” adlı risalesinden
Ezel sırlarını, ne sen bilirsin ne ben,
Bu muamma sözü, ne sen okursun ne ben,
Perdenin gerisinde, ben ile seni bir konuşturan var,
Perde kalkarsa, ne sen kalırsın, ne ben.
Ebu'l- Hasan Harakanî 

Fakr’in sözleri şu şekilde olmalıdır.
Birincisi, şeriata âit olan sözdür:
"Lâilâhe illallah, Muhammedün Resûlullah"

İkincisi, tarikata âit olan sözdür:
"Lâilâhe illallahu ve azametuhu, Muhammedün Resûlullahi halîfetuhu"

Üçüncüsü, hakikate âit olan sözler:
"Lâilâhe illallahu bi-yedi kudretihi, Muhammedün Resûlullah bi-risâletihi"

Dördüncüsü, marifete âit olan sözler:
"Lâilâhe illallah hakkan hakkan, Muhammedün Resûlullah sıdkan sıdkan."

Hz. Rasûlullâh sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurur:
 «مَن لَم يخبر اربعة کلم فهو ملعون و منافق و حرام عليه لقمة الفقراء»
(
Bu dört sözden haberdar olmayan kimse mel'ûndur, münafıktır ve fukara lokması ona haramdır.)
Kaynak: Seyr-u Sülûk Risâlesi, Sûfi Yayınları

Ek bilgi: Lâilâhe illallah zikrinin yalnız başına zikredilmeyeceğine işaret eden bu bilgiden anlıyoruz ki, Rasûlullâh sallallâhü aleyhi ve sellemin isminin anılmadığı yerde iman selameti yoktur. Bu nedenle zamanımızda vesveseli olan ehli tarikten, sahte şeyhler ile kemâl bulmamışlardan korunmak istiyorsanız Lâilâhe illallah zikrinizi Rasûlullâh sallallâhü aleyhi ve sellem ile anmakla  iman selameti ve istikameti bakidir. Doğrusuda budur.

Benzer Yazılar